Envarül Aşıkin, Aşıkların Nurları, Yazıcıoğlu Ahmet Bican, Büyük Boy Ciltli 568 Sayfa

Envarül Aşıkin, Aşıkların Nurları, Yazıcıoğlu Ahmet Bican, Büyük Boy Ciltli 568 Sayfa

Yayınevi
Barkod
envarül aşikin kitabı tercüme ahmet metin şahin, merve
Vitrin Katagorisi
Aynı gün kargo
Envarü'l Aşikin Aşıkların Nurları Yazıcıoğlu Ahmed Bican Tercüme Ahmet Metin Metin Şahin
Büyük Boy 17x24 cm Ebat Ciltli Sert Kapak 568 Sayfa
Envarül Aşikin Kitabı Yazarı Yazıcıoğlu Ahmed-i Bican Kimdir? Hayatı Hakkında Bilgi:
On beşinci yüzyılda Gelibolu'da yetişen velîlerden.Yazıcızâde lakabıyla tanınmıştır. Babası âlim bir zât olan ve kâtiplik yapan Sâlih Efendi, ağabeyi ise meşhur âlim Yazıcızâde Muhammed Efendidir. Doğum târihi belli değildir. Eserinde yer alan "Hak teâlâ hazretleri, miskîn Ahmed-i Bîcân'ı, deniz kenarında, gâziler şehrinde Gelibolu'da yarattı." ifâdesinden onun Gelibolu'da doğduğu anlaşılmaktadır.

Babası Yazıcı Sâlih Efendi, bâzı rivâyetlere göre, Ankara veya Bolu civârında devlet hizmetlerinde kâtiplik yapmıştır. 1408'de tamamladığı, Anadolu'da astroloji sâhasında ilk Türkçe manzum eser olan Şemsiyye'sini Ankara'da İskender bin Hacı Paşaya ithâf etmiştir. Sonra Gelibolu'ya gelip yerleşmiştir.

Ahmed-i Bîcân küçük yaşta ilim tahsîline başladı. Zamânın ilimlerini tahsil etti. Arapça ve Farsçayı çok güzel öğrendi. Zâhirî ilimlerdeki tahsîlini tamamladıktan sonra ağabeyi Muhammed Bîcân ile birlikte mânevî ilimlerde de yükselmek istiyor, kendilerini irşâd edecek, doğru yolun mânevî zevklerini tattıracak bir evliyâ arıyorlardı.

İki kardeş arayış içinde iken, devrin büyük velîsi Hâcı Bayram-ı Velî hazretleri misafir olduğu Edirne'den ayrılarak yanındakilerle birlikte Ankara'ya gitmek için yola çıkmıştı. Epey yol aldıktan sonra, yanındakiler Gelibolu'ya yaklaştıklarında yolu şaşırdıklarını anlayıp, telaşlandılar. Hâcı Bayram-ı Velî durumu fark edince; "Evlatlarım! Devâm ediniz. Belki orada bekleyenlerimiz vardır." dedi. Gelibolu'ya vardıktan sonra, Hâcı Bayram Velî odasında dinlendiği sırada, huzûruna girmek için Muhammed ve Ahmed Bîcan kardeşler izin istediler ve içeri girip selâm verdiler. Kendilerini tanıtmak istediklerinde Hâcı Bayram-ı Velî; "Biz sevdiklerimizi daha iyi tanırız." dedi. Onlara muhabbet nazarları ile bakıp duâ etti, sonra; "Yağ ve kandil hazırmış, bize yalnız kibriti yakmak kalmış." buyurdu.

Ahmed-i Bîcân ve ağabeyi, Hâcı Bayram-ı Velî hazretlerinin huzûrunda mânevî ilimlerde yükseldikten sonra Bayramiye tarîkatına göre insanları terbiye etmeye başladılar. Bayramiye esaslarından olan devamlı oruç tutup çile çıkardıkları, aşk ve muhabbet çokluğundan yemeden içmeden kesildikleri için Bîcân lakabını aldılar. Eserinde geçen; "Elhamdülillah ki Gelibolu'da nice kez kâfir ile cenk idüp gazalar idüp dururuz. Gâh kâfir bize geldi. Gâh biz kâfire varup dururuz." sözünden birçok savaşlara katıldığı anlaşılmaktadır. Ahmed Bîcan böylece sünnete uyarak, nefsini ıslâh için yaptığı halvet, yalnızlık, çile ve riyâzetleri yâni cihâd-ı ekberi yâni büyük cihadı cihad-ı asgarla, küçük cihadla tamamladı.

Ahmed Bîcân hazretleri bir vâzında şöyle buyurdu:

"Dünyâ, çok gün geçirmiş fitneli ve nazlı bir ihtiyara benzer. O, dışını gençler gibi giyecekler ile süsleyip, halk arasında naz eder. Böylece insanlar da onun tuzağına düşer. Dünyâ zâlim bir padişah gibidir. Halka bazı şeyler bağışlarsa da dostluğu yoktur. Hepsini öldürmek ister.

Akıllı kimseler kışın ihtiyâcını yazdan hazırlar. Ölümün hazırlığını da diri iken yaparlar. Dünyâ, içi cevherler ile dolu bir denize benzer. Kimileri ondan cevher çıkarır. Bâzıları da boğulur. Sözün kısası, Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur; "Dünyâ fitne ve belâdır. Her ümmetin bir fitnesi vardır. Benim ümmetimin fitnesi dünyâyı sevmek ve mal toplamaktır."

Ahmed-i Bîcân hazretleri insanlara doğru yolu göstermeye devam ederken bir gün Ağabeyi Muhammed Bîcân'a; "Ağabey! İlim ve irfanın ziyâdedir. Tek arzum ve sizden dileğim, yâdigâr bir eser yazmanız ve bunun her yerde okunmasıdır. Dünyâ geçici, günlerin ise hiç vefâsı yok." dedi. Muhammed Bîcân hazretleri onun bu isteği üzerine Megârib-üz Zeman adlı eserini yazdı. Bir süre sonra Muhammed Bîcân, kardeşine gelerek; "Kardeşim Ahmed! Bizi memnun etmek istersen Megârib-üz-Zaman'ı Türkçeye tercüme et. Güzel üslûbun ile herkes istifâde etsin." dedi. Bunun üzerine Ahmed-i Bîcân hazretleri eseri Envâr-ül-Âşıkîn ismiyle tercüme etti.

Talebelerine bir sohbet esnasında buyurdu ki:

Allahü teâlâ, Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki: "Ey îmân edenler! Din uğrundaki eziyetlere sabredin ve düşmanlarınızla olan savaşlarda üstün gelmek için sabır yarışı yapın. Sınır boylarında cihad için nöbet bekleşin ve Allah'tan korkun ki, felah bulasınız." (Âl-i İmrân sûresi: 200). "Sabrediniz." buyurması, belâlara sabretmeye işârettir. Bu, halk yâni avam içindir. "Nöbet bekleşin" buyurması, günah işlemeyi terk etmeye işârettir. Bu, havâs içindir. "Sabır yarışı yapınız" buyurması, İbâdet yapmaya katlanmaya işârettir. Bu da seçilmişlerin seçilmişlerine mahsustur. Bunun için, kişinin rahatlığı yakînde, şerefi tevâzuda, saâdeti, kurtuluşu İslâmdadır. İsmeti, günahsız olması Allahü teâlâya güvenmekte, akıllılığı dinde, gayreti dünyâyı terk etmektedir. Helakı günah işlemeye cüret etmekte, pişmanlığı uyumakta, şekâveti cehâlettedir. Saâdeti ilimdedir. Olgunluğu aşktadır. Güzel yaşaması sabırdadır. Sabır; halkın içinde nefsânî arzuları terk etmek, yapmamaktır. Eğer dünyânın bütün belâları onun üzerine gelse "Âh" bile demeyen; vefâdan, cefâdan, acıdan, zenginlikten ve her çeşit nîmetten dolayı değişmeyen, mağrûr olmayan ve bunlar karşısında hep aynı kalan kimse sabırlıdır. Bilakis o, kendini bela mancınığına kor ve kazâ denizine atar. Sonundan hiç endişe etmez. Vesselâm.
Ahmed-i Bîcan hazretleri Gelibolu'da vefât etmiştir. Kaynaklarda vefât târihi ihtilaflı olup, 1453 (H.857) veya 1455 (H.859) olarak kaydedilmiştir. Ahmed-i Bîcân birçok eser yazmıştır. Eserlerinde son derece sade bir dil ve anlaşılması kolay ve akıcı bir üslûb kullanmıştır. Genellikle babasının ve ağabeyinin yazdıkları Arapça eserleri Türkçeye tercüme ve şerh etmiştir. Başlıca eserleri şunlardır:

1. Envar-ül-Âşıkîn: Dört-beş asırdan beri okuna gelmiş, çok sevilip, benimsenen bir eseridir. Eser 1451 senesinde tamamlanmıştır. Eserin çeşitli yazma nüshaları olduğu gibi, pekçok baskısı da yapılmıştır.

Envâr-ül-Âşıkîn kitabının tertibi, ana hatlarıyla beş bölümdür. İçinde şunlar yer almıştır: Varlıkların tertib ve nizâmı, Âdem aleyhisselâmın yaratılışı, peygamberler ve kıssaları, ilâhî kitaplar, dünyâ ile ilgili fazîletler, kıyâmet alâmetleri, Kur'ân-ı kerîm, mahşer, sırat, Cennet, Cehennem, melekler, hûrîler, gılmanlar, cennetliklerin makamları ve Cennet nîmetleri.

2. Dürr-i Meknûn: Bu eserini, insanların, Allahü teâlânın kudretini ve azametini bilmeleri için, onlara bunu anlatmak gâyesi ile yazdığını belirtmiştir. Bu eser, on sekiz bölümdür. Gökler, Arş, Kürsî, Cehennem, ay, yıldızlar, güneş, yeryüzü, ilim, hendese (geometri), iklimler, dağlar, denizler, şehirler, mescidler, Süleymân aleyhisselâmın tahtı ve saltanatı, Belkıs'ın saltanatı ve ömürleri, helâke uğrayan beldeler, otlar, yemişler, sûretler ve kıyâmet alâmetleri anlatılır.

3. Müntehâ Tercümesi: Bu eser, Kitâb-ül-Müntehâ el-Müştehâ alel Füsûs adlı eserin şerhinin Türkçeye tercümesidir. Eserin aslı Muhyiddîn Arabî hazretlerinin Füsûs-ül-Hikem adlı eseridir. Bunu, Ahmed-i Bîcân'ın ağabeyi Yazıcızâde Muhammed şerhetmiştir. Arapça olan bu şerhi de Ahmed Bîcân Türkçeye tercüme etmiştir. Eser otuz bölümdür. Peygamberlerin aleyhimüsselâm makamları, kıssalar, mîrâc, gazâ etmek, Muhammed aleyhisselâmın gazâları, şehîdlerin namazının kılınışı, kıyâmet alâmetleri, Cennet, Cehennem, nebîler, velîler, güneşe göre vakit bulmak, haftanın günleri, çeşitli sûrelerin tefsîri, Peygamber efendimizin vefâtı, hazret-i Ebû Bekr, hazret-i Ömer, hazret-i Osman, hazret-i Ali, hazret-i Fâtıma, hazret-i Hasan ve hazret-i Hüseyin'in vefâtları, Peygamberimizin mübarek zevceleri gibi konular yeralmıştır.

4. Rûh-ul-Ervah: Peygamberlerin aleyhimüsselâm kıssalarından bahseden bir eserdir.

5. Bostân-ul-Hakâyık: Bu eseri babasının yazdığı Şemsiyye adlı eserin nazım şeklinde tercümesidir. Bâzı bölümlerini yeniden ele almıştır.

6. Acâib-ül-Mahlûkât: Bu eseri, Zekeriyyâ Kazvînî'nin Acâib-ül-Mahlûkât adlı eserini ana kaynak tutarak hazırlamıştır. Kendi zamânına kadar yazılmış olan coğrafya, kozmoğrafya ve biyoloji kitaplarından faydalanmıştır. Ay, yıldızlar, göklerdeki melekler, Azrâil aleyhisselâm, günler, aylar, rüzgârlar, denizler, deniz canavarları ve denizdeki mahlûkât, çeşmeler, mâdenler, nebatlar, insan âzâları, cinler, yiyecekler, kuşlar, haşerât gibi daha pek çok şeyden bahsetmektedir. Coğrafya ile ilgili olan eserin Türkçede ilk defâ olduğu kayıtlı ise de aynı eser daha önce Rükneddîn Ahmed tarafından tercüme edilmiştir.

ABDESTSİZ SÜT VERMEDİM

Ahmed-i Bîcân bir gün, Gelibolu'nun en büyük câmisinde vâz veriyordu. Herkes huşû içinde söylenenleri dinliyordu.

"Kardeşlerim! İnsanı Rabbinden uzaklaştıran perdelerin en büyüğü, kalbi öldürmek, karartmaktır. Kalbin ölmesine kararmasına sebep de dünyayı sevmektir. Bir hadîs-i kutsîde buyruldu ki:"Ey Âdemoğlu! Kanâat et zengin ol. Hasedi terket, râhat ol! Dünyâyı terket, dînin halis olsun."

Kim gıybeti terkederse, Allahü teâlâya karşı olan sevgisi çoğalır. Kim az ve doğru konuşursa, aklı tam olur. Kim aza kanâat ederse, gerçekten Allahü teâlânın ahdine inanmış olur. Kim dünyâ için kaygılanırsa Allahü teâlâdan uzaklaşır."

Ahmed-i Bîcân hazretleri vâz ettiği kürsüden bir ara başını kaldırdı. Câminin giriş kapısında ağabeyini gördü. Ayakta bekliyor ve kendisine tebessüm ediyordu. İçeri girip bir yere oturmamasına hayret etmişti. Sonra mânevî bir huzurla vâzına devâm etti. Ağabeyinin bu şekilde beklemesi bir türlü aklından çıkmıyordu. 

Akşam annesi ile sohbet ederken bu aklından çıkmayan şeyin sebebini öğrenmek istedi ve; "Anneciğim! Bugün dikkatimi çeken bir şey oldu. Vâz ederken ağabeyim câmi kapısında durmuş, bana bakıyor ve tebessüm ediyordu. Ama içeri girip oturmadı. Sebebini ondan bir suâl eylesen." dedi. Evlâdını kıramayan anne ertesi gün büyük oğlu Muhammed Bîcân'a giderek sohbet arasında kardeşinin vâzı arasında niçin câmiye girmediğini sordu. O da; "Kardeşim âlim, ârif biridir. Hâcı Bayram-ı Velî hazretlerini görünce bir başka Ahmed oldu. Sözleri hikmet dolu. Gönülleri alan, ruhları cezbeden bir üslûbu var. İlminden, irfânından istifâde edenlerin sayısı belli değil. Ben de mübârek sözlerini dinlemek için gitmiştim. Meleklerin kanatlarını sererek vâzını dinlediklerini gördüm. Basmamak için içeriye girmedim." dedi. 

Bu duruma çok sevinen annesi, eve dönerek durumu küçük oğlu Ahmed-i Bîcân'a anlattı. Ahmed Bîcân sevineceği yerde durgunlaştı. Bunu fark eden annesi sebebini sorunca; "Ağabeyim melekleri gördüğü hâlde ben niçin göremiyorum, acabâ sebebi nedir?" dedi. Annesi hiç beklemediği bu soru karşısında şaşırdı. Ahmed-i Bîcân hazretleri sonra ilâve etti; "Anneciğim bunun sebebini senin bilmen lâzım. Biraz düşün bulacaksın." dedi. 

Annesi bir süre düşündükten sonra yaşlı gözlerle oğluna; "Sen henüz süt emme çağında idin. Namaza durmuştum. O esnada komşularımdan bir hanım geldi. Sen ağlamaya başladın. Selâm vermeme de az kalmıştı. Kadıncağız ağlamayasın diye seni emzirmeye başladı. Selâmı vermemle birlikte mâni oldumsa da sen bir kaç yudum almıştın. Sonra sordum hanım abdestsiz imiş. Ben seni hiç abdestsiz emzirmedim. Her halde sebebi odur." dedi. Ahmed Bîcân; "Doğru söyledin." dedi.
Eser ve Yazarı Hakkında

Türk milleti, İslâmiyet ile şereflendikten sonra, önceleri Orta Asya'da, daha sonra Ön Asya ve Anadolu'da ve nihayet Avrupa ve Afrika dahil üç kıtada bu yüce dinin yayılmasını sağlarken, günümüze kadar devam eden sayısız Haçlı akınlarının da iman dolu göğ-sünde durdurmasını bilmiştir.

Bu hizmet yüzyıllarca sürmüştür. Bu arada Orta Asya’dan başla-mak üzere, Ahmet Yesevî, Abdülkadir Geylânî, İmam-ı Gazalî, Sühreverdî, Ebu’lleys Semerkandî, Bahaeddin Nakşibendî gibi birçok İslâm bilgini ya-nında Anadolu'yu vatan tutmamızla birlikte Mevlâna Celâleddin, Yunus Emre, Hacı Bektaş-ı Velî, Somuncu Baba, Geyikli Baba, Ahi Evran, Karaca Ahmet, Hacı Bayram-ı Veli, İbrahim Tennurî, Emir Ahmed Buharî ve Ak- şemseddin gibi nice bilginler, savaşçı dervişler, manevî donanmamızı pe-kiştirmişlerdir. Dünya Tıb ilminin en büyüğü İbn-i Sîna gibi, Astronomi bilgini ve devlet reisi Uluğ Bey gibi bilim adamlarının başlattığı kervana meridyen ve paralelleri bulan, mikrobu bundan bin yıl önce tespit eden, cebir, trigonometri ve matematik ilminde insanlığa buluşlarıyla hizmet eden bilginler, Pîrî Reis gibi dünya haritasını çizen coğrafyacılar, Abdül-kadir Meragî gibi yaklaşık bin yıl önce müzikteki notayı bulan nice ilim adamları, şairler, edipler, tefsirciler ve hadisciler yetiştiren bu büyük mil-let, bu gün de geri kalmış İslâm ülkeleri arasında hizmetin öncüsü durumundandır.

Bu milletin dînî hayatını ve imanını diri tutmak için nice Allah dost-ları yüzyıllardır hizmet vermiş ve vermektedirler.

Elinizdeki eserin sahibi de devrinde berrak ve akıcı Türkçesi ile bu hizmet kervanına katılmış Allah dostlarındandır.

Kendilerine Ahmed ve Muhammed Çelebi de denen Yazıcıoğlu kar-deşler 15. Yüzyılda Gelibolu’da yaşamışlardır. Muhammediye adında aynı zamanda Türkçenin de güzel örneklerinden olan çok değerli bir eser su-nan Yazıcıoğlu Muhammed Bican, Hacı Bayram-ı Velî’den feyz almıştır. Envârü’l- ve Acirc;şıkîn / ve Acirc;şıkların Nurları adlı eseri ise kardeşi Ahmed Bican kaleme almıştır. Envârü'l- ve Acirc;şıkîn, Muhammed Bican’ın [Meğarib’ül Ze- mari) adlı Arapça yazdığı eserinin kardeşi Ahmet Bican tarafından Türk- çeye tercümesi olarak belirtilmektedir. Eser çok yönlüdür. Bir önemli yanı ise bünyesi içinde güzel bir üslûpla ve değişik bir metodoloji ile "Peygam-berler Tarihi"ni de vermiş olmasıdır.

Yazıcıoğlu kardeşlerin bu güzel ve çok önemli iki eseri; Muhamme-diye ve Envârü’I- ve Acirc;şikîn / ve Acirc;şıkların Nurları yaklaşık altıyüz yıldır elden ele ve gönülden gönüle dolaşan eserlerin başında gelmektedir.

Eseri, değerli araştırmacı ve şair ağabeyimiz Ahmet Metin Şahin Bey, Osmanlıca aslından titiz bir çalışma ile yeniden gözden geçirmiştir. Yayına hazırlama ve redaksiyon görevini de haddimiz olmayarak üstlenmek du-rumunda kalırken, Muhammed İkbal’in eserlerini aruz vezni ile dilimize kazandıran ve Mevlâna Hazretleri'nin Mesnevî’si üzerine aynı çalışmayı yaparken bizleri kırmayarak çalışmalarına ara verip eserin Türk okuyu-cularına yeniden sunmada bizlere yardımını esirgemeyen Ahmet Metin Şahin Be/e şükranlarımızı sunarız.

Eksiklik bizlerden, yardım Allah'tandır.


İçindekiler
Eser ve Yazan Hakkında 11
Envârü'l- ve Acirc;şıkîn ( ve Acirc;şıkların Nurları) 13
Kitabı Yazmamın Sebepleri 15
BİRİNCİ BÖLÜM VARLIKLARIN TERTİP VE DÜZENİ

1- Varlıkların Sıralanışı 22
2- Gökler, Yeryüzü ve Yaratıklar Hakkında Söylenenler 30

3- Allah'ın Bildirdiği Kelimelerin Beyanı 38

İKİNCİ BÖLÜM ALLAH TE ve Acirc;LA’NIN PEYGAMBERLERE HİTABI

4- ve Acirc;dem Aleyhisselâ’a Rûh Üfürülmesi 43

5- ve Acirc;dem’in Tövbesi 56

6- Allah’ın İnsanlardan Söz (Misak) Alması 58

) ve Acirc;dem İle Havva'nın Ölümleri 66

7- Şit Aleyhisselâm'ın Peygamberliği 67

8- İdris Aleyhisselâm’ın Peygamberliği 68

9- Nûh Aleyhisselâm’ın Peygamberliği 70

10- Hûd Aleyhisselâm’ın Peygamberliği 73

11- Salih Aleyhisselâm'ın Peygamberliği 74

12- İbrahim Aleyhisselâm’ın Peygamberliği 76

Kabe’nin Yapılması 82

Hz. İbrahim'in Ölümü 89

13- İsmail Aleyhisselâm'ın Peygamberliği 90

14- İshak Aleyhisselâm’ın Peygamberliği 94

15- Yakup ve Yusuf Aleyhisselâm'ların Peygamberliği 95

Yakub ve Yusuf Aleyhisselâmların Ölümleri 107

16- Eyyûb Aleyhisselâm'ın Peygamberliği 108

17- Şuayb Aleyhisselâm’ın Peygamberliği 114

18- Mişâ Oğlu Musa Aleyhisselâm’ın Peygamberliği 115

19- Hızır Aleyhisselâm 116

20- Musa ve Harun Aleyhisselâmların Peygamberliği 117

Tevrat’ın İndirilişi ve Hz. Musa’nın Allah’ı Görme İsteği 125

Tevrat’ta Yazılı Sözler 137

21- Yûşa Bin Nûn'un Peygamberliği 146

22- İlyas Aleyhisselâm'ın Peygamberliği 147

) Davud Aleyhisselâm’ın Peygamberliği 152

Hz. Davud’un Yakarışı 158

Allah'ın Davud’a Vahiyleri 162

Hz. Davud’u Allah’ın Teşviki 165

Davud Aleyhisselâm’ın Ölümü 168

23- Süleyman Aleyhisselâm’ın Peygamberliği 169

Beyt-i Mukaddes’in Yapılması 174

Belkıs Kıssası 175

Hazreti Lokman Bahsi 181

Zülkameyn Kıssası 183

) Eşiyâ ve Ermiyâ Hazretlerinin Peygamberliği 185

24- Uzeyir Aleyhisselâm'ın Peygamberliği 189

25- Mettâ Oğlu Yunus Aleyhisselâm’ın Peygamberliği 191

26- Hz. Zekeriyya ve Hz. Yahya’nın Peygamberliği 193

Zekeriya ve Yahya Peygamberlerin ölümü 196

27- İsa Aleyhisselâm’ın Peygamberliği 198

İncil’in Vasıfları Bölümü 204

Gökten Sofra İnmesi 209

Hz. İsa’nın Göğe Kaldırılması 210

28- Peygamberlerin Sırası 214

29- Hz. Muhammed Mustafa’nın Peygamberliği 227

Kur'an’m Nüzûlü 234

Miraç Bahsi 237

Peygamberimizin Allah'ı Görmesi 250

Vahyin Sırları 251

Kutsi Kelimeler 258

İlâhi Hadisler. 265

Peygamberin Mekke’den Medine'ye Hicreti 281

Nebi’nin Medine’ye Gelişi 285

Peygamberimizin Cihadı 289

Bedir Gazası 289

Uhut Gazası 291

Mekke’nin Fethi 293

Huneyn Kıssası 294

Peygamberimizin Ölümü 296

Ashabın Faziletleri ve Hz. Fatıma'nm Ölümü 306

Ebû Bekir’in Ölümü 307

Hz. Ömer’in Ölümü 309

Hz. Osman'ın Ölümü 310

Hz. Ali’nin Ölümü 310

Hz. Haşan ve Hüseyin'in Ölümlerim. 312

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ALLAH’IN MELEKLERE VAHYETTİĞİ KELİMELER

Cebrail İle İlgili Bölüm 318

Çeşitli Meseleler 332

Ölüm Meleği İle İlgili Bölüm 340

Ruhların Makamları 345

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM KIYAMET GÜNÜNDE ALLAH’IN HİTAPLARI

30- Farklı İnanışlarla İlgili Bölüm 358

31- Amelî Hükümlerle İlgili Bölüm 360

) Cuma İle İlgili Bölüm 376

32- Mescidlerle İlgili Bölüm 381

33- Zekât İle İlgili Bölüm 382

34- Oruçla İlgili Bölüm 383

35- Kadir Gecesi İle İlgili Bölüm 387

36- Hac İle İlgili Bölüm 390

37- Cihad ile İlgili Bölüm (Allah Yolunda Savaş) 394

38- Kur'an İle İlgili Bölüm 398

39- Zikir İle İlgili Bölüm 407

40- Sabır İle İlgili Bölüm 412

41- Sadakalar İle İlgili Bölüm 413

42- Allah Yoluna Girenlerin Makam ve Menzillerinin Beyanı 414

43- İlmin Faziletleri İle İlgili Bölüm 418

44- ve Acirc;limlerin Faziletleri 420

45- İyiliği Tavsiye ve Kötülüğü Men ile İlgili Bölüm 425

46- Fakirlerin Fazileti İle İlgili Bölüm 426

47- Dünya İle İlgili Bölüm 430

48- Kabir ve Ölülerle İlgili Bölüm 434

49- Dua Bölümü 436

50- Tövbe ve Af (Yarlığ Dileme) Bölümü 439

Tövbe İle İlgili Bölüm 440

51- Takva Bölümü 442

52- Kıyamet Alâmetleri - 1 443

53- Kıyamet Alâmetleri - 2 446

DeccaTın Çıkışı 447

İsa'nın Gökten Yere İnişi 447

Dâbbet'ül-Arz'ın Çıkışı 448

Güneşin Batı'dan Doğması 449

Tövbe KapısTnın Kapanması 450

Yeryüzünde Başlayan Çöküntüler 450

Sur'un Üflenmesi 451

Haşir İle İlgili Bölüm 454

Yerin ve Göklerin Değişmesi .....458

Kıyamet Durakları 463

Büyük Korku 466

Livâ’ül-Hamd 468

Mahşerde Cehennemi Getirmek 471

Mahşerdeki Hesap 472

Mahşerdeki Şefaat 475

Kabe ile İlgili Bölüm 478

Peygamberimizin Şefaati 480

Hesap İle İlgili Bölüm - 1 481

Hesap İle İlgili Bölüm - 2 483

Hesapsız Cennet’e Girecek Olanlar 487

Kitap (Amel Defteri) 494

Mizan 496

Düşmanlıklar ve Mahkemeler 499

Kıyamet Gününde Diğer Garip İşler 502

Allah’ın Meleklerle Konuşmaları 504

Cehennem ve Aşağı Dereceleri 507

Ateş (Cehennem)’e Girecekler 510

Cennettekilerin Durumları 516

Havz İle İlgili Bölüm 517

Sırat 518

BEŞİNCİ BÖLÜM ALLAH’IN YÜCE MAKAMDA SÖZLERİ

54- Cennete Girmek 529

55- A'raftakiler 533

56- Allah Teâla'yı Görmek 536

57- Dört Râşid Halife'nin Cennetteki Yerleri 539

58- Büyük Günah İşleyenlerin Durumları 540

59- Ateşin Hikmeti 543

60- Cinlerle İlgili Bölüm 543

61- Ölümün Boğazlanması 544

62- Tûbâ Ağacı 545

63- Hûriler 545

64- Vildan İle İlgili Bölüm 547

65- Gılmânlar 548

66- Cennetin Irmakları 548

67- Cennet Ehlinin Mertebeleri ve Yüce Dereceleri 550

68- Şehitler 556

69- Cennet Ehlinin Nimetleri 557

70- Cennet Halkının Mertebeleri 563

Kitabın Sonu 565

Yazar: Yazıcıoğlu Ahmed Bican
Osmanlıca Aslından Uyarlayan: Ahmet Metin Şahin
Kategori: Peygamberlerin Hayatı, İbadetler, Adablar, Kıyamet Günü ve Alametleri, Cennet Cehennem ve Diğer Dini Konular
Sayfa Sayısı: 568
Boyut: 17 x 24 cm 
Basım Yeri: İstanbul
Kapak Türü: Ciltli Sert Kapak
Kağıt Türü: Kitap Kağıdı
Dili: Türkçe 
Dağıtım: Kitap Takipçileri
Temin Süresi: Aynı gün kargo
 

Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!
Bu ürünün fiyat bilgisi, resim, ürün açıklamalarında ve diğer konularda yetersiz gördüğünüz noktaları öneri formunu kullanarak tarafımıza iletebilirsiniz.
Görüş ve önerileriniz için teşekkür ederiz.
Tavsiye Ürünler
Envarül Aşıkin, Aşıkların Nurları, Yazıcıoğlu Ahmet Bican, Büyük Boy Ciltli 568 Sayfa Envarül Aşıkin, Aşıkların Nurları, Yazıcıoğlu Ahmet Bican, Büyük Boy Ciltli 568 Sayfa, Merve yayınları Envarü'l Aşikin Kitabı Aşıkların Nurları Yazıcıoğlu Ahmed Bican Tercüme Ahmet Metin Metin Şahin eksiksiz tam metin sipariş, Merve Yayınları, Siyer - İslam Tarihi envarül aşikin kitabı tercüme ahmet metin şahin, merve
Envarül Aşıkin, Aşıkların Nurları, Yazıcıoğlu Ahmet Bican, Büyük Boy Ciltli 568 Sayfa

Tavsiye Et

*
*
*
IdeaSoft® | Akıllı E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.